“Hepatik Lipidozis” hastalığının kesin sebebi bugüne kadar tam açıklanamasa da aşırı şişman kedilerde hastalığa yatkınlık çok fazladır. Ayrıca kedilerde yoğun stres ve çevresel değişimler ikinci önemli faktördür. Gıda değişimi, açlık, kalitesiz gıdalarla beslenme hastalığı tetikleyen nedenler arasında sayılabilir.
Karaciğer yağlanması kedilerde oldukça sık rastlanan bir problemdir. Bu hastalık şişman dişi kedilerde erkeklere göre iki kat daha fazla görülür. Kedilerde yaşanan karaciğer problemlerinin yaklaşık yarısı hepatik lipidoz kaynaklıdır. Karaciğer problemi sonucu şekillenen ölümlerde % 10 gibi azımsanmayacak bir role sahiptir.
Obez kedilerin stresle beraber iştahlarının kesilmesi görülürse ilk akla karaciğer yağlanması gelmelidir ve zaman kaybetmeden veteriner hekiminize götürmeniz gerekir. Hastalığın sonraki aşamalarında hızlı kilo kaybı ve mukozalarda ikterus (sarılık) görülür. Son aşamada beynin etkilenmesi sonucu bilinçsiz hareketler ve nöbetler (hepatik ensefalopati) görülür.
Hastalık erken teşhis edilir ve uygun tedavi yapılırsa %80 oranında iyileşme sağlanır. Kediniz şişmansa ve en az iki gündür bir şey yemiyorsa daha fazla zaman kaybetmeden onu hemen doktoruna götürün. Çünkü hastalık hızla ilerler ve gecikmiş vakalarda başarı şansı oldukça düşüktür.
Bu hafta alışveriş önerimiz, kedinizin tercihlerine özel seçim yapabileceğiniz kedi kumu çeşitleri. Bentonit, silika ya da çam peleti kedi kumları yüzlerce farklı çeşit ve marka ile sizleri bekliyor.
Daha önce ifade ettiğimiz gibi hastalığın temel sebebi aşırı şişmanlık yani obezitedir. Obezite sadece hepatik lipidozis değil insanlarda olduğu gibi daha bir çok hastalığın oluşmasına zemin hazırlar. Problemin biz insanlarla olan benzerliğine rağmen temel bir fark vardır. Bu fark obezitenin kaynağı insanda kendisi olurken kedide ona bakan biz insanlar olmaktadır. Hiçbir kedi dolabın kapağını açarak kendi kendine beslenemez. Pardon bunu yapan birkaç kedi tanıyorum ancak onlar istisna tabi ki. Yemek için her türlü tacizden çekinmeyen kedileri de düşünecek olursak bu konuda kedilerinde sorumluluğu olmadığını söyleyemeyiz. Yine de çözümü bulacak ve uygulayacak olanlar bizleriz.
Kısırlaştırma operasyonu geçiren kedilerin metabolizmalarının yavaşladığı kilo alma eğiliminde oldukları da bir gerçektir. Çoğunlukla obezite bu operasyondan sonra gelişir. Ancak kısırlaştırmanın artıları çok buna rağmen çok daha fazladır. Operasyon sonrası veya herhangi bir nedenle şişmanlama eğilimi gördüğümüz kedimizin gıdasını kesmek veya azaltmak çok iyi bir yöntem değildir. Çünkü kediler düzen hastasıdırlar onun bozulması özellikle yemek konusunda hiç de akıllıca olmaz. Bu başka birçok davranış problemini tetikleyebilir. En iyi yöntem mamanın miktarını değiştirmeden aynı markanın düşük kalorili formülünü yavaş yavaş artırarak vermektir.
Obezitenin tek kaynağı tabi ki kısırlaştırma değildir. Düzensiz beslenme alışkanlığı daha doğrusu bizlerin düzenli olarak hep mama verme alışkanlığı problemin temel nedenlerindendir. Mama kabı boşaldıkça doldurulan çoğu kedinin obez olması kaçınılmazdır. Kedinizi böyle bir düzene alıştırdıysanız işiniz oldukça zor olacaktır ama imkansız değil.
Sofrada bizimle beraber yemek yiyen kedileri de disipline etmek zor olacaktır ama miktarları tadımlık seviyesine indirerek onu da üzmeden bir sonuç alabiliriz.
Tüm bunların hiç birisini yapamayacağım diyen kedicilere son önerimiz kalıyor; Egzersiz. Bu hem sizin kedinizle eğlenceli vakit geçirmenizi sağlayacak hem de ona kalori harcatacaktır.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.